ÖZ GEÇMİŞ
KİŞİSEL BİLGİLER
Adı-soyadı : KÜBRA UÇAR
Doğum yeri - Doğum tarihi : TARSUS - 21/09/1994
Medeni Hali : Bekar
Uyruğu : T.C
Sürücü Belgesi : Yok
EĞİTİM BİLGİLERİ
Lise : Tarsus Atatürk Lisesi (2008-2012)
Üniversite : Pamukkale Üniversitesi Honaz Meslek Yüksek Okulu Büro Yönetimi ve Yönetici Asistanlığı (2013-...)
YABANCI DİL
Başlangıç-Orta-İleri-Düzey
İngilizce-Orta düzey
BİLGİSAYAR KULLANIMI
Ofis Programları
İŞ DENEYİMİ
KURSLAR VE SERTİFİKALAR
REFERANSLAR
HABERLEŞME BİLGİLERİ
Telefon : 0536 ... .. ..
Adres : Tarsus/MERSİN
E.mail : kbraucargmail.com
6 Nisan 2014 Pazar
TARSUS'TA GEZİLECEK BİR YER DAHA "ROMA YOLU"
Roma yolu yüksek bir yerde olup, buradan Tarsus ve civarı sahile kadar görülebilmektedir.
Yolun genişliği yaklaşık 3 metredir. 3 km. lik kısmı sağlam durumdadır. Yolun her iki tarafında bulunan korkuluk duvarı yol boyunca devam etmektedir.
Yol güzergahı üzerinde Roma ve Bizans devirlerine ait mezarlar ve yolla ilgili yazılı onarım kitabeleri bulunmaktadır.
Sözkonusu bu roma yolu üzerinde kemerli bir yapı vardır. Bu kapının zafer takı ve kilikya sınırlarının başlangıç yeri olduğu veya sınır kapısı olarak yapıldığı tahmin edilmektedir. Tek sıra kesme taştan yapılan kapının genişliği 8.80 m. yüksekliği ise 5.20 m. dir.
BİRKAÇ GÜN KAÇAMAK "ŞELALE OTEL"
Mersin’ in Tarsus ilçesinde, Tarsus Şelalesi ve şehre hakim manzarası,ticaret kültür ve alışveriş merkezine yakınlığı ile tercih edebileceğiniz otelimiz,Tarsusun Turizm Bakanlığına kayıtlı ve yıldızlı tek otelidir.
46 standart ve 4 suit oda ile toplamda 50 oda ile hizmet vermektedir.Özel davet ve toplantılarınız için 7 adet kapalı salonumuz mevcut olup yaz aylarında havuzbaşında şık davet ve organizasyonlar gerçekleştirilmektedir. Otel Adana havalimanına 35 km,Taştiye 7 km,şehir Mersin Adana ya otoban yolu bağlantısı üzerinde bulunmaktadır.Merkezine 3 km,Adana ya 35 km,Mersine 22 km uzaklıkta olup Mersin Adana otoban yolu bağlantısı üzerinde bulunmaktadır.
BİLAL-İ HABEŞ MESCİDİ
edilen yerleri ziyaret eden Hz.Bilal-i Habeşi(r.a) Tarsus’a gelmiş ve burada “Kırk Kaşık”
denilen yere yakın yani şimdiki makamının bulunduğu yerdeki misafirhanede 18 gün kalmıştır
. Daha sonra bu misafirhane mescide çevrilmiştir ve yanına kuyu yapılmıştır.Halk arasında
bu kuyunun şifalı olduğu söylenmektedir. Gerçekten Tarsus, tam olarak Müslümanların eline
Abbasiler döneminde geçse bile ondan önce hicretin XV. Yılında Hz. Ömer (r.a) zamanında
İslam orduları Tarsus yakınlarına kadar gelmiş, hatta buraları feth etmiştir. Şam tarafına
fetihle görevlendirilen Ebu Ubeyde bin Cerrah ve Halid İbn-i Velid (r.a)’in kumandanlıklarındaki
İslam Ordusu, Ceyhan Nehri’nin menbaı taraflarından bu havaliye girmişler ve Misis Kalesini
almışlardır. Ayrıca Habib b.Mesleme ile Muaviye b.Ebu Süfyyan kumandanlıklarındaki diğer İ
slam ordusu, İskenderun ve Payas’ı feth ederek Anavarıza kalesini ve Anavarızayı da İslam
topraklarına katmışlardır.
Bu nedenle
5 Nisan 2014 Cumartesi
BAC KÖPRÜSÜ
Bac Köprüsü (Jüstinyen Köprüsü): Ankara-Adana yolunun Tarsus girişinde bulunan bu taş köprü, Bizanslılar Dönemi'nde, 6. yy.da Justinyen tarafından Tarsus'un Berdan (Cydnos) Çayı'nı su baskınından kurtarmak amacıyla yaptırılmıştır. Yakın bir zamana kadar bütün araçların üzerinden geçtikleri üç gözlü bu köprü, 1978'de restore edilmiştir.
BİRAZDA YEMEK "GÖKSEL TANTUNİ"
TARSUS ULU CAMİ
Ulu Cami : Şehrin güneyinde, bulunduğu semte adını veren cami, 1579 yılında Ramazanoğlu Beyi Piri Paşanın oğlu İbrahim Bey tarafından yaptırılmıştır.
Caminin doğu tarafındaki türbede Şit ve Lokman Peygamberlerle, Abbasi halifesi Ma'mun'un mezarı bulunmaktadır.Yapıda tümüyle kesme taş kullanılmıştır. 47X13 m. boyutlarında dikdörtgen plana sahip caminin iç avlusu 10 m. yüksekliğinde, 7.20 m. genişliğinde olup, doğu, kuzey ve batı bölümlerini kapsayan 14 mermer sütunun taşıdığı revak vardır. Avlu taş levhalarla kaplı olup, ortada ( H.1323 ) tarihli onarım kitabesi bulunan bir şadırvanı mevcuttur.
Camiye kuzey yönünden abidevi portalla girilir. Bu portal Memlük mimarı özelliklerini taşıyan siyah beyaz mermerlerle süslüdür.
Caminin doğu tarafındaki türbede Şit ve Lokman Peygamberlerle, Abbasi halifesi Ma'mun'un mezarı bulunmaktadır.Yapıda tümüyle kesme taş kullanılmıştır. 47X13 m. boyutlarında dikdörtgen plana sahip caminin iç avlusu 10 m. yüksekliğinde, 7.20 m. genişliğinde olup, doğu, kuzey ve batı bölümlerini kapsayan 14 mermer sütunun taşıdığı revak vardır. Avlu taş levhalarla kaplı olup, ortada ( H.1323 ) tarihli onarım kitabesi bulunan bir şadırvanı mevcuttur.
Camiye kuzey yönünden abidevi portalla girilir. Bu portal Memlük mimarı özelliklerini taşıyan siyah beyaz mermerlerle süslüdür.
KUBAT PAŞA MEDRESESİ
1557 Yılında Ramazanoğullarından Kubat Paşa tarafından açık avlulu medrese olarak yaptırılan Kubat Paşa Medresesi, 1966 ylında restore edilmiştir.
Tarsus Müzesi bu medresede hizmet vermektedir.
Müzede 5.234 adet Arkeolojik, 1.639 adet Etnoğrafik ve 26.841 adet sikke olmak üzere toplam 33.734 adet eser bulunmaktadır.
Eserler Paleotik, Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Urartu, Grek, Roma, Bisans, Selçuklar, Osmanlı devletine aittir.
Tarsus Müzesi bu medresede hizmet vermektedir.
Müzede 5.234 adet Arkeolojik, 1.639 adet Etnoğrafik ve 26.841 adet sikke olmak üzere toplam 33.734 adet eser bulunmaktadır.
Eserler Paleotik, Kalkolitik, Eski Tunç, Hitit, Urartu, Grek, Roma, Bisans, Selçuklar, Osmanlı devletine aittir.
TARSUS YARENLİK ALANI
Tarsus kent merkezinde araçlara kapalı olarak düzenlenmiş, alışveriş ve dinlenme alanlarının cafelerin, çay bahçelerinin bulunduğu hoş bir yer...
KIRKKAŞIK BEDESTENİ
Tarsus İlçesi Merkezinde, Ulu Caminin hemen yanında bulunmaktadır.
Bedesten Ramazanoğullarından Piri Paşa'nın oğlu İbrahim Bey tarafından 1579 tarihinde Ulu Cami ile birlikte yaptırılmıştır. Medrese ve imarethane olarak kullanılmış olup tarihi bir değere sahiptir. Dikdörtgen plana sahip yapı, kesme taştan yapılmıştır. Üzeri beş adet kubbe ile örtülüdür.
1960-1961 yıllarında büyük bir onarım görmüş ve kapalı çarşı olarak kullanıma açılmıştır. Şu anda dükkan olarak kullanılan 18 oda mevcuttur.
Yapıya doğu, batı ve kuzeybatıda bulunan kapılardan girilmektedir. Giriş kapıları beşik tonozludur.
Bedesten Ramazanoğullarından Piri Paşa'nın oğlu İbrahim Bey tarafından 1579 tarihinde Ulu Cami ile birlikte yaptırılmıştır. Medrese ve imarethane olarak kullanılmış olup tarihi bir değere sahiptir. Dikdörtgen plana sahip yapı, kesme taştan yapılmıştır. Üzeri beş adet kubbe ile örtülüdür.
1960-1961 yıllarında büyük bir onarım görmüş ve kapalı çarşı olarak kullanıma açılmıştır. Şu anda dükkan olarak kullanılan 18 oda mevcuttur.
Yapıya doğu, batı ve kuzeybatıda bulunan kapılardan girilmektedir. Giriş kapıları beşik tonozludur.
MISRA CAFE "ENFES TATLAR"
Tarsus’un meşhur şalgam ve atomcusu Mısra Şalgam Kleopatra Kapısı karşısında 24 Saat hizmet veriyor. Mutlaka tarsusa geldiyseniz atom ve şalgamlarıyla meşhur olan Mısra cafeye uğramadan gitmeyin sadece bunlarla sınırlı değil istediğiniz herşey hizmetinize sunulur. Kahvaltınızı da burda yapabilirsiniz denemenizi tavsiye ederim.
TARSUS ESKİ EVLERİ
HER YER TARİH KOKUYOR ... Tarsus'un tarihi çok eski yıllara 8000 yıl öncesine dayanmaktadır.MÖ 4 yüzyıldan kalma sikkeler üzerinde Heraklesin resmi bulunmaktadır. Tarsus özellikle dinler tarihi açısından temel taşlardan biridir.Hiristiyanlık'ın kuruluş yıllarından İncil'in yani Yeni Ahit'in yazarlarından biri olan Pavlus da Tarsus doğumludur. Bu merkez Hristiyanlarca hac yeri olarak kabul edilmektedir. Kudüs'teki Kıyamet Kilisesinden sonraki en kutsal kilise olan St. Paul kilisesi ve St. Paul kuyusu Tarsus'ta bulunmaktadır. Bunların yanı sıra dünyanın ilk kanalizasyonlu Tarihi Roma Yolu, Roma hamamı'da Tarsus'tadır. Kleopatra Kapısı da şehrin en eski kalıntıları arasındadır. Müslümanlıkta önemli bir yer alan eshabı kehf te buradadır. Bir bölümü restore edilen evler bu anlamda buram buram tarih kokmaktadır. Orada dolaşmak bir yandan Saint Paul kuyusunu bir yanda eski evlerin ekzotik görüntüsü insanları asırlar öncesine götürmektedir.
NUSRAT MAYIN GEMİSİ
Çok etkileyi...
Hikayesiyle bile kendine çeken Nusrat mayın gemisi sizleri yakından da büyüleyeceğine eminim .
TARSUS BARAJI
“Mutlaka görülmesi gereken harika bir piknik mesire alanı...”
İnsanların hafta sonlarını geçirebilcekleri huzurlu doğal bir atmosfer olup kafa dağıtabilcekleri, piknik için rahat bir ortam bulacakları bir mekandır. .
Uzun lafa hiç gerek yok.Yeşil bir manzara harika bir atmosfer ve dinlenme mekanı...
Sizde kafanızı dinlemek, doğal ortamın temiz havasını içinize çekmek istiyorsanız, Tarsus'a uğradığınızda gezilip görülecekler listesinde Tarsus Barajını muhakkak bulundurun.
ST.PAUL KUYUSU
Hristiyanlar için oldukça önemli bir yere sahip olan St. Paul'un evinin Mersin'in Tarsus ilçesinde olduğu bilinmektedir.
Tarsus evlerinin çok yoğun olduğu bir noktada avlusunun bahçesinde bulunmaktadır St. Paul Kuyusu. Bu avluda yapılan arkeolojik kazılar sonucunda bazı duvarlar gün ışığına çıkarılmıştır. Çok eski dönemlerden beri kutsal sayılan St. Paul Kuyusu, yakın bir zamana kadar yaşayan bu kentte Hristiyan topluluğunun olduğunu göstermektedir.
Mersin, doğal güzellikleriyle ve tarihi kalıntılarıyla ilgi gören şehirler arasındadır. Mersin'de bulunan Limonlu Çayı, Tarsus Şelalesi, Narlıkuyu Mozaik Müzesi, Köşekbükü Mağarası ve Anemurium Antik Kenti başta olmak üzere göreceğiniz çok yer var. St. Paul Kuyusu'da kesinlikle mistik atmosferinin içine hapsedecek sizi.
Tarsus evlerinin çok yoğun olduğu bir noktada avlusunun bahçesinde bulunmaktadır St. Paul Kuyusu. Bu avluda yapılan arkeolojik kazılar sonucunda bazı duvarlar gün ışığına çıkarılmıştır. Çok eski dönemlerden beri kutsal sayılan St. Paul Kuyusu, yakın bir zamana kadar yaşayan bu kentte Hristiyan topluluğunun olduğunu göstermektedir.
Mersin, doğal güzellikleriyle ve tarihi kalıntılarıyla ilgi gören şehirler arasındadır. Mersin'de bulunan Limonlu Çayı, Tarsus Şelalesi, Narlıkuyu Mozaik Müzesi, Köşekbükü Mağarası ve Anemurium Antik Kenti başta olmak üzere göreceğiniz çok yer var. St. Paul Kuyusu'da kesinlikle mistik atmosferinin içine hapsedecek sizi.
GÜLEK KALESİ
Tarihi Ortaçağ'a kadar inen Gülek Kalesi, Mersin'in geçmişini yansıtan kalıntılardan biridir. Tarsus'un 65 kilometre kadar kuzeyinde kalan kale, Mersin gezinize dahil olabilecek yapılar arasındadır.
Kale, stratejik açıdan önemli bir noktada bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı farklı dönemlerde kullanılmaya devam etmiştir Gülek Kalesi. Sürekli olarak iskan edilmesi mimari yapısından, buluntulardan ve taş işçiliğinden anlaşılmaktadır.
Gülek Kalesi'nin giriş kapısı güneyde kalmaktadır. Şehrin diğer kaleleri gibi bu kalede de sarnıçları vardır. Aynı zamanda kalenin seramik parçaları da dikkat çeken detaylar arasındadır.
Kale, stratejik açıdan önemli bir noktada bulunmaktadır. Bu sebepten dolayı farklı dönemlerde kullanılmaya devam etmiştir Gülek Kalesi. Sürekli olarak iskan edilmesi mimari yapısından, buluntulardan ve taş işçiliğinden anlaşılmaktadır.
Gülek Kalesi'nin giriş kapısı güneyde kalmaktadır. Şehrin diğer kaleleri gibi bu kalede de sarnıçları vardır. Aynı zamanda kalenin seramik parçaları da dikkat çeken detaylar arasındadır.
KLEOPATRA KAPISI (DENİZ KAPISI)
Mersin-Tarsus'ta şehrin tarihi izlerini taşıyan Kleopatra Kapısı'nın ne zaman ve kim tarafından yapıldığı hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır.
Bazı kaynaklar Romalı Kral Marcus Antonius tarafından Mısır Kraliçesi ve aynı zamanda büyük aşkı Kleopatra için yaptırıldığı yazmaktadır. O dönemlerde deniz kapısı olarak kullanılırmış. Fakat deniz yüzyıllar içerisinde çekilince, Tarsus ilçesinin tam ortasında kalmış Kleopatra Kapısı.
Bazı kaynaklara göre ise bu heybetli kapı, Bizans döneminin sonlarına doğru yapıldığı bilgisi vardır. Eğer bu bilgi doğruysa, ne Kleopatra ne de Marcus Antonius bu kapıdan geçmemiştir maalesef. Yine de eski dönemlerden günümüze birçok insanın geçip gittiği, kiminin hikayesini bile bilmediği bu kapı, Tarsus gezinize yakışacak bir mekan olacak.
Bazı kaynaklar Romalı Kral Marcus Antonius tarafından Mısır Kraliçesi ve aynı zamanda büyük aşkı Kleopatra için yaptırıldığı yazmaktadır. O dönemlerde deniz kapısı olarak kullanılırmış. Fakat deniz yüzyıllar içerisinde çekilince, Tarsus ilçesinin tam ortasında kalmış Kleopatra Kapısı.
Bazı kaynaklara göre ise bu heybetli kapı, Bizans döneminin sonlarına doğru yapıldığı bilgisi vardır. Eğer bu bilgi doğruysa, ne Kleopatra ne de Marcus Antonius bu kapıdan geçmemiştir maalesef. Yine de eski dönemlerden günümüze birçok insanın geçip gittiği, kiminin hikayesini bile bilmediği bu kapı, Tarsus gezinize yakışacak bir mekan olacak.
ASHAB-I KEHF MAĞARASI "YEDİ UYUYANLAR"
ASHAB_I KEHF
Burası da ayni Ege’nin iklimi gibi ve her şey yetişiyor; incir ağaçları bile var.
Ashab_ı Kehf’ deyiz; güzel bir camisi var; hem gezmiş hem de namaz kılmış olduk Çok kalabalıktı Rabbim kabul etsin. Yedi uyuyanlar bir mağarada kalmışlar; biz de inip o yeri ziyaret ettik Kuranda Kehf Suresinde onların yaşantısını anlatan ayetler var.O devrin kralından kaçıp mağaraya sığınan gençler yanlarında bir de köpekleri ile uykuya dalıyorlar. Rabbim bilir ama üç yüz yıl kadar uyudular deniliyor; bir rivayette güneşten rahatsız olmasınlar diye biz onları çevirip durduk ve yine uyandırdık ki ölüp diriltiriz buna rabbimin gücü yeter . Mağarada düşündüm "Rabbim ne yücesin ve nelere kadirsin" diye . Şükürler olsun ki bu yerleri görmeyi nasip ettiği için. Dilimizde dualar; gönlümüzde Rabbim'le ayrıldık bu yerden. Mutlaka gezip görebileceğiniz yerlerden bir yer.
Burası da ayni Ege’nin iklimi gibi ve her şey yetişiyor; incir ağaçları bile var.
Ashab_ı Kehf’ deyiz; güzel bir camisi var; hem gezmiş hem de namaz kılmış olduk Çok kalabalıktı Rabbim kabul etsin. Yedi uyuyanlar bir mağarada kalmışlar; biz de inip o yeri ziyaret ettik Kuranda Kehf Suresinde onların yaşantısını anlatan ayetler var.O devrin kralından kaçıp mağaraya sığınan gençler yanlarında bir de köpekleri ile uykuya dalıyorlar. Rabbim bilir ama üç yüz yıl kadar uyudular deniliyor; bir rivayette güneşten rahatsız olmasınlar diye biz onları çevirip durduk ve yine uyandırdık ki ölüp diriltiriz buna rabbimin gücü yeter . Mağarada düşündüm "Rabbim ne yücesin ve nelere kadirsin" diye . Şükürler olsun ki bu yerleri görmeyi nasip ettiği için. Dilimizde dualar; gönlümüzde Rabbim'le ayrıldık bu yerden. Mutlaka gezip görebileceğiniz yerlerden bir yer.
GEZİ ANILARIMDAN BİRİ "TARSUS ŞELALESİ"
Tarsus büyük ilçelerimizden, evlerin çatılarında asma çardakları var;bana çocukluğumu anımsattı. Bizimde evimizin önünde çekirdeksiz üzüm asması vardı; dalından koparıp yemek en büyük zevkimdi. Berdan Çayı üzerinde Tarsus Şelalesini gördük ; ve artık karnımız acıkmış bu güzel yerde yemek yemek , dinlenmek harikaydı .
Bu şelaleyi nasıl anlatsam ki... çıktığı yerde sular beyaz köpük köpük,biraz ilerledi mi öyle bir yeşile dönüşüyor ki hiçbir ressam çizemez bu tabloyu.Üzerine kapatıp lokantalar yapmışlar. Yemek yerken çağlayanın sularından ıslanıyor insan; muhteşem bir manzara.Buralarının güzelliğini anlatmak mümkün değil; görüp yaşamak lazım.
3 Nisan 2014 Perşembe
HAFTA SONU KAHVALTISI "ŞELALE OTAĞI"
Uzunca bir zamandır ‘gezilecek yerler’ listemizde beklemekteydi Tarsus, bilhassa meşhur ‘Tarsus Şelalesi’ için. Sabah kahvaltıya ‘Şelale Otağı’na gittik. Oldukça geniş bir bahçe içerisine kurulmuş, güzel bir mekan. Özellikle çocuklu aileler için ideal diyebilirim.
Kahvaltılıkları çok güzel tam bir köy kahvaltısı sunulmuştu tatlar mükemmeldi .Kafa dinleyebileceğiniz muhteşem bir yer gitmenizi mutlaka tavsiye ederim .Serin havasıyla kendinizi çok iyi hissedeceksiniz.
TARSUSUN TARİHİ
Tarsus
Tarsus Mersin ilinin en büyük Türkiye`nin en büyük ilçelerinden biridir. Çukurova'nın incisi; Mersin ilinin şirin ilçesi olan Tarsus, Adana ve Mersinin ortasındadır. Her iki büyük şehire de aynı mesefa ve uzaklıktadır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)